Summary
Kültürel Bir Değer Olarak Ayasofya’nın 17. Yüzyıldan Bugüne Bir İzdüşümü: Nabi’nin Ayasofya Redifli Gazeli
Kutsal kavramı, bir değer olarak insanoğlunun ilk
yaratılış hikâyesinden beri hep var olmuştur. Kutsal,
gelenek ya da inanç vasıtasıyla nesilden nesile aktarılır.
Kutsal olan şeylerin geleneğin inançla birleştiği durumlarda,
belli değerler çerçevesinde yüzyıllardır manevi boyut
kazandığı görülür. Mabetler, ilkel toplumlardan semavi
dinlere kadar hemen hemen her kültürden insanın hayatında,
amacına uygun olarak inşa edilen kutsal mekânlardır.
Ayasofya da ilk inşa edildiği zamandan itibaren farklı
kültürler tarafından kutsal bir mekân olarak kabul
edilmiştir. Ayasofya, kutsal olanın sanatsalla bütünleştiği,
İstanbul’un görünümüne de damgasını vuran en eski
mabetlerdendir. Edebi eserlerde de sıklıkla yer alan Ayasofya
hakkında Nabi’nin de bir gazeli vardır. Nabi gazelinde
Ayasofya’yı Müslümanların toplandığı, arındığı manevi
iklime sahip bir mekân olarak anlatır. Nabi Ayasofya redifli
gazelinde Ayasofya’ya ait manevi havanın herkes tarafından
anlaşılması için sanatlı anlatımdan uzak durmuştur.
Nabi gazelindeki beyitleriyle yüzyıllar öncesinden bugüne
Ayasofya’nın hep bir ‘değer’ olarak var olacağına adeta
projeksiyon tutar.
Keywords
kutsal, mabet, Ayasofya, Nabi, gazel.