Summary
Kalkandelenli Mu’îdî’nin Gül ü Nevrûz’u
İlk defa İranlı şair Celâleddin Tabîb’in kaleme aldığı Gül
ü Nevrûz hikâyesi edebiyatımızda sadece birkaç şair
tarafından işlenmiştir. Türk edebiyatının Anadolu sahası
dışındaki ilk Gül ü Nevrûz örneği Çağatay Türkçesi ile
eserler veren Mevlânâ Lutfî’ye aittir. Kalkandelenli Mu‘îdî
(16. yy), Muhibbî Mehmet Efendi (16. yy.), Abdî (16. yy.)
ve Sâbir Mehmet Pârsâ (17. yy.) Anadolu Türkçesi ile Gül
ü Nevrûz yazan şairlerdir. Bu isimlerden Muhibbî, Abdî
ve Sâbir’in Gül ü Nevrûz’ları gün ışığına çıkmış ve
metinleri üzerine çeşitli çalışmalar yapılmıştır. Günümüz
kaynaklarında Mu‘îdî’ye ait Gül ü Nevrûz’un kütüphanelerde
kayıtlı olmadığı bilgisi verilmektedir. Fakat adı geçen
eserin son dönemlerde bir nüshası ortaya çıkmıştır.
Mu‘îdî’nin 942/1535 tarihinde Kanunî Sultan Süleyman’a
sunmak üzere kaleme aldığı bu mesnevi Anadolu Türkçesi
ile yazılan en eski Gül ü Nevrûz olmasının yanı sıra
Mu‘îdî hakkında bazı yeni bilgileri içermesi nedeniyle de
ayrı bir öneme sahiptir. Bu makalede Mu‘îdî’nin eserinin
yeni bulunan nüshası tanıtılacak ve Gül ü Nevrûz hakkında
bilgi verilecektir.
Keywords
Kalkandelenli Mu‘îdî, Gül ü Nevrûz, 16. yüzyıl, Mesnevi, Kanunî Sultan Süleyman.